SAROYAN ÜLKESİ

Merhabalar.

Geçen Perşembe günü Beyoğlu Sinemasının Başka sinema işbirliği ile gösterime koyduğu bu filmi seyrettim. Yalnız başıma sinemada film seyretmeyi her zaman çok sevmişimdir. Hatta yanımda tanıdık birileri ile seyretmekten ziyade yalnız seyretmeyi daha çok seviyorum diyebilirim. Saroyan Ülkesine filmden ziyade belgesel demek daha bi yakışır bence. Yönetmen Lusin Dink’in ilk uzun metrajı olması kalite konusunda kesinlikle acaba dedirtmiyor. Severek, sevgi ile çekilmiş. Ve bu kocaman sevgi filmin her karesine sirayet etmiş. Üstelik bu sevginin etkisi ile seyrederken, insanı kocaman bir huzur  duygusu  sarıyor. Salondaki herkese oldumu bilmiyorum ama ben yüzümde kocaman bir huzur gülümsemesi ve  anlatılan hikayenin büyüsü ile o pozitif etkinin sayesinde gözlerim dolu dolu seyrettim her bir karesini.

Filmi kısaca özetlemek gerekirse, annesi babası ve kardeşleri Bitlis’de doğmuş büyümüş olup, 1905 yılında ABD’ye göç eden Willam Saroyan’ın 1964 de Öz vatanına ziyareti anlatılıyor. Saroyan’ın kendi güncelerinde anlattığı bu ziyaret’i Lusin Dink o kadar harika görselleştirmiş ki seyrederken onunla beraber Trabzondan başlayıp Bitlise uzanan harika bir otomobil yolculuğu yapıyor insan. Memleketimin hiç görmediğim harika yerlerini Lusin Dink’in harika görüntüleri ile seyre daldım. Sadece seyirlikte değil üstelik, anlatıcı eşliğinde Saroyan ile beraber vatanına hasret kalmışsında onunla beraber keşfediyorsun hissindesin devamlı. Saroyan’ın 1964 deki ziyareti sırasında kendisine eşlik eden Fikret Otyam da Saroyan’ın heyecanını o kadar güzel anlatıyor ki Saroyan eşliğinde yaptığın bu gezi de onun ne kadar heyecanlı olabileceğini elle dokunacak kadar hisstmene yardımcı oluyor. Tabi bir de Saroyan’ın kim olduğunu, edebiyatdaki etkilerini anlatan Dickran Kouymjian’ı da unutmamak lazım. Açıkçası William Saroyan’ın adını duymuş, kitaplarını okumuş değildim tanımıyordum yani. Lusin Dink o kadar güzel bir anlatımla tanıtmış ki Saroyan’ı senelerdir okuyormuşum da gereken ehemmiyeti vermiyormuşum gibi utandırdı beni. Okumalısın kökleri kendi Öz vatanından olan  bu dünya insanını daha iyi tanımalısın demiş izleyene. Ya da ben üstüme böyle alındım.

Uzun zamandır beğenerek izlediğim 2. yerli film oldu Saroyan Ülkesi. İstanbul da olan takipçilerime diyebileceğim şey Başka Sinema sayesinde hala gösterimde olan bu görsel şöleni mutlaka izleyin. Kesinlikle değecek. Okuyan herkesin gözlerine sağlık.

Yazımı William Saroyandan bir alıntı ile bitireyim de şanına yakışsın.

“Ödlekler terbiyeli insanlardır ve bir o kadar da düşünceli.. Ödlekler iyidirler, ilginçtirler, kibardırlar; bir kuleden insanların üzerine ateş etmeyi asla düşünmezler.”

Boş İşler Müsteşarı

Yorum bırakın